Eğitim kurumlarındaki eğiticilerin her birinin aslında birer eğitim koçu olması gerektiği varsayımından yola çıkarsak öğrencilere sadece okuma-yazmayı, bilim, matematik, tarih vb. alan bilgisi aktarımı yapmanın yeterli olmadığını söyleyebiliriz. Eğitimcilerin sahip olması gereken asıl meziyet öğrencilere sorgulamayı ve düşünmeyi öğretmektir. Öğrencilerin yaşamlarında hem akademik başarıyı yakalama becerisi gösterme konusunda hem de kişisel potansiyellerinin en üst seviyesine ulaşması noktasında öğretmenler kritik öneme sahiptir. Bu anlamda eğitimcilerin sahip olması gereken donanımlar arasında sadece alan bilgisi olmamalıdır. Öğretmenler koçluk sisteminin temelini oluşturan teknikler ve en önemlisi müdahaleci ve öğütleyici olmayan, yol arkadaşı olma görevini üstlenecek bir donanıma da sahip olmalıdır.
Eğitim koçu olacak öğretmenler sorgulamanın öneminden yola çıkarak eleştirel bakış açısını öğrencilere yansıtabilmelidir. Alan bilgisini “güçlü sorular” kullanarak eleştirelliğin ve sorgulamanın önemini öğrencilerine kavratabilmelidir ki böylece öğretmenin öğretme ve koçluk yolundaki yolculuğu başlamış olacaktır. Çünkü eleştiren ve sorgulayan birey, kendi bakış açısını ve görüşünü ortaya koyabilecektir. Eğitimin ilk adımı bu şekilde atıldıktan sonra eğitim koçu öğrencileri ile farkındalık çalışması yapmalıdır. Öğrencinin kazanmış olduğu o kendine özgü bakış açısı ile kendi yeteneklerini ve potansiyelini tanıyacak, zayıf noktalarının farkına varacak ve içsel bir farkındalık yakalayarak içindeki “Ben” ile tanışacaktır. Bu tanışma, eğitim koçunun öğrenciye sunduğu bir anahtar olmalıdır. Bu sebeple bir eğitim koçu olmak öğretmen için çok önemli bir meziyettir. Kendinin farkında olan ve güçlü yönlerinin bilincinde olan öğrenci doğal olarak özgüvenini de daha üst bir seviyeye çıkaracaktır. Bir eğitim koçu olarak öğretmenin, öğrencilerin içlerindeki çözüm geliştiren ve yaratıcı yanlarını ortaya çıkarması konusunda onlara yardımcı olması daha kolay olacaktır. Aslında eğitim koçları sadece birer yol arkadaşı olmuş, bu yolda sadece farkındalık olarak öğrencinin eline büyük bir anahtar vermiştir. Öğrencilere çözümleyici ve yaratıcı olduklarını duygusal beyinden çıkarıp görsel beyne taşıyarak anlatan ve öğrencide belli seviyede bir vizyon oluşturan eğitim koçu, eğitimin gelişimine ciddi katkılar sağlamış olacaktır. Öğrencinin yeni kazanmış olduğu bu farkındalık durumu aslen onun hayatına ve henüz keşfettiği alan bilgisine artı değer katacaktır. Eğitim koçluğu, öğrencinin önünde var olduğunu zannettiği engellerin aslında tam olarak neden kaynaklandığını görmesini sağlar. Sebebini idrak ettiği bu engelleri de yeni kazandığı becerilerle aşma yönünde yeni yöntemler geliştirecektir ve bu çözümler kendine özgü ve yaratıcı olacaktır.
Tüm bu özellikleri nedeniyle eğitim koçluğu teknikleri aslında bütün öğretmenlerin sahip olması gereken en önemli donanımlardan biri olmalıdır. Ve bizim ülkemizde de mevcut ve yeni yetişen öğretmenlere koçluk tekniklerinin uzmanlarca ve profesyonelce aktarılması gerekmektedir.
|